
Trump, Çin’e %104 gümrük vergisi uyguladı
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, Çin'e karşı kapsamlı gümrük vergileri uygulayarak Çin ürünlerine 00:01 ET itibarıyla toplamda %104 oranında vergi getirdi. Bu adım, Trump yönetiminin küresel ticarette “en kötü ihlalciler” olarak gördüğü yaklaşık 60 ülkeye yönelik daha geniş bir stratejinin parçası. Diğer ülkelere %10 temel gümrük vergisi uygulanırken, Trump’ın haksız ticaret uygulamalarıyla suçladığı Çin en yüksek orana maruz kaldı.
Trump, bu kararı Çin’in Amerikan fikri mülkiyetini çaldığı ve para birimini manipüle ettiği gerekçesiyle savundu. “Bugün para birimlerini tarifelere karşı dengelemek için manipüle ediyorlar,” diyen Trump, “Oyun böyle oynanmamalı,” ifadesini kullandı. Ayrıca parasal olmayan ticaret engellerini de eleştirerek bunların “tarifelerden bile daha kötü” olduğunu söyledi ve Çin’i başlıca ihlal eden ülke olarak gösterdi.
Gerilimin artmasına rağmen Trump, Çin’in “umutsuzca” bir anlaşma yapmak istediğini ancak müzakerelere nasıl başlayacağını bilmediğini iddia etti. “Telefonlarını bekliyoruz. Olacak!” şeklinde Truth Social’da paylaşım yaptı. Güney Kore’nin de sürece dahil olduğunu belirten Trump, geçici Devlet Başkanı Han Duck-soo ile yaptığı görüşmenin ardından “Seul’ün en üst düzey ekibi ABD’ye geliyor” dedi.
Pekin ise geri adım atmıyor. Yeni tarifelere yanıt olarak Çin Devlet Konseyi Bilgi Ofisi, ABD’nin ticaret hamlelerini “tek taraflı” ve “zorbalık” olarak nitelendiren bir beyaz kitap yayımladı. Belgeye göre, tarifeleri artırmak ABD'nin ve diğer ülkelerin çıkarlarına zarar verecek. Çin, çözümün karşılıklı saygı ve eşitlik temelinde olması gerektiğini savunarak çıkarlarını korumak için önlem almaya devam edeceğini duyurdu.
Bu arada, çok sayıda Çin devletine ait yatırım şirketi, resesyon endişesiyle sarsılan piyasaları istikrara kavuşturmak amacıyla hisse yatırımlarını artıracaklarını açıkladı. Bu adımlar, Pekin’in ekonomik ve diplomatik olarak ticaret savaşının etkilerini dengelemeyi amaçladığını gösteriyor.
Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile önceden “iyi ilişkileri” olduğunu ancak COVID-19 pandemisinin bu bağı kopardığını söyledi. “Bu, bardağı taşıran son damlaydı,” diyen Trump, “Ülkemizi seviyorum… o eski günler bitti,” sözleriyle artık uluslararası kalkınma yardımlarına sıcak bakmadığını ifade etti.
Bu gelişmeler, ABD ile Çin arasındaki ekonomik ilişkilerde ciddi bir tırmanmayı temsil ediyor. Her iki taraf da uzun süreli bir çatışmaya hazırlıklı olduklarını gösterirken, Trump bir anlaşma konusunda iyimser olsa da mevcut söylemler ve adımlar yakın bir çözüm ihtimalinin düşük olduğunu ortaya koyuyor.