Yayınlanma Tarihi: 29.03.2025 10:39 / Dünya Haberleri

ABD, Asya’ya askerî kaymayı planlıyor

ABD, Asya’ya askerî kaymayı planlıyor

ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, Amerika'nın Asyalı müttefiklerine olan bağlılığını güçlendirdiğini ve bölgedeki askerî varlığını önemli ölçüde artıracağını açıkladı. Filipinler'e yaptığı resmî ziyarette Manila’da düzenlenen basın toplantısında konuşan Hegseth, Trump yönetiminin Çin ve Kuzey Kore ile artan gerilimler karşısında Hint-Pasifik bölgesine öncelik vereceğini vurguladı.

“Trump yönetiminin yapacağı şey, gerçekten bu bölgeye eşi benzeri görülmemiş bir şekilde öncelik vermek ve kaymaktır,” diyen Hegseth, ABD savunma politikasında yeni bir yönelimi ortaya koydu. Bu adım, yönetimin müttefiklik bağlarını güçlendirme ve bölgesel tehditlere karşı koyma stratejisini gözler önüne seriyor.

Bu stratejik yön değişikliği kapsamında Hegseth, gelişmiş gemisavar füze sistemlerinin bölgedeki müttefiklerle gerçekleştirilecek ortak askerî tatbikatlara entegre edileceğini duyurdu. Bu karar, Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki iddialı eylemlerine ve Kuzey Kore’nin devam eden askerî kışkırtmalarına doğrudan bir yanıt olarak görülüyor.

Hegseth’in açıklamaları, ABD’nin savunma önceliklerinde daha geniş çaplı bir yeniden yapılandırma işaretini veriyor; amaç, caydırıcılığı artırmak ve Hint-Pasifik bölgesinde istikrarı sağlamak. Artırılmış askerî iş birliği, Filipinler, Japonya ve Güney Kore gibi müttefik ülkelere ABD’nin desteğini ve müdahaleye hazır olduğunu göstermek için de önemli.

Füze sistemlerinin konuşlandırılması ve ABD kuvvetlerinin artan varlığı, yönetimin kararlı ve ortak bir şekilde hareket etme isteğini yansıtıyor. Trump yönetiminin Asya’ya yeniden odaklanması, deniz yollarının güvenliğini sağlama, uluslararası hukuku koruma ve güç yoluyla barışı teşvik etme amacı taşıyan daha geniş çaplı bir stratejinin parçası.

Bölgedeki ABD ortakları, bu stratejik değişimi Amerikan liderliğinin sürdüğüne dair bir işaret olarak memnuniyetle karşıladı. Çin ve Kuzey Kore ile gelişen durum göz önüne alındığında, Washington’un attığı bu adım, ortaya çıkan tehditlere sağlam ve koordineli bir yanıt verme iradesini ortaya koyuyor.