Yayınlanma Tarihi: 31.03.2025 23:19 / Dünya Haberleri

İran'dan Trump'ın bomba tehdidine sert yanıt uyarısı

İran'dan Trump'ın bomba tehdidine sert yanıt uyarısı

İran, ABD Başkanı Donald Trump’ın ülkesinin nükleer anlaşmayı reddetmesi halinde bombalanacağı yönündeki tehdidine karşılık, Amerika’ya ciddi bir uyarı yaptı. Ramazan Bayramı hutbesinde konuşan İran’ın Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney, ABD veya İsrail'den gelebilecek herhangi bir saldırının güçlü bir karşılıkla yanıtlanacağını açıkladı. “Kötü niyetli davranmakla tehdit ediyorlar, ancak Amerikalılar ve Siyonist rejimden herhangi bir saldırı gelirse, kesinlikle güçlü bir karşı saldırı alacaklar,” diyen Hamaney, “İran milleti bugüne kadar olduğu gibi komploculara karşılık verecektir,” ifadelerini kullandı.

Hamaney ayrıca, İsrail’in “rutin suikastlarını” kınadı ve bu eylemlerin ABD ile Batılı hükümetler tarafından desteklendiğini öne sürdü. Bu açıklamalar, İran’ın ABD dış politikasını –özellikle İsrail’e olan desteği nedeniyle– ülkenin egemenliği ve istikrarı açısından tehdit olarak gördüğünü açıkça ortaya koydu.

Öncesinde ABD Başkanı Donald Trump, Tahran’ın Washington ile yeni bir nükleer anlaşmaya varmayı reddetmesi durumunda İran’ın “daha önce hiç görmediği türden bombalamalara” maruz kalabileceğini söylemişti. Bu sözler, uzun süredir karşı karşıya olan iki ülke arasındaki gerginliği yeniden tırmandırdı.

Trump’ın açıklamalarına yanıt olarak, İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bagai, X (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı paylaşımda, ABD’nin tehdidini uluslararası normlara açık bir ihlal olarak nitelendirdi. “Bir devlet başkanının İran’a karşı açık bir bombalama tehdidi, uluslararası barış ve güvenliğin özüne yapılmış şok edici bir hakarettir,” diyen Bagai, “Bu, Birleşmiş Milletler Anlaşması’nı ihlal eder ve UAEA [Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı] güvencelerini boşa çıkarır. Şiddet şiddeti doğurur, barış barışı getirir,” ifadelerini kullandı.

Bagai'nin açıklamaları, İran’ın uluslararası hukuka bağlılığını vurgularken, askeri bir tırmanmanın ciddi sonuçları olabileceği konusunda da uyardı. İran’ın hem dini hem diplomatik kanadından gelen bu açıklamalar, ülkenin ABD tehditlerine karşı birleşik bir duruş sergilediğini ve meşru müdafaa hakkını savunduğunu gösterdi.

Retorik sertleştikçe, bölgede olası bir askeri çatışma endişesi de artıyor. Gözlemciler, bu son açıklamaların diplomatik çabaları ve bölgesel istikrarı tehdit eden kalıcı bir düşmanlık modeline katkı sağladığını belirtiyor. Önümüzdeki günler, bu gerilimin tırmanıp tırmanmayacağının ya da diplomasinin galip gelip gelmeyeceğinin belirleyicisi olabilir.