Amerika Birleşik Devletleri Adalet Bakanı Pam Bondi, Salı günü yaptığı açıklamada, UnitedHealthcare CEO’su Brian Thompson’ın öldürülmesiyle suçlanan Luigi Mangione için savcılardan idam cezası talep edilmesini resmen istediğini duyurdu. Bu karar, federal hükümetin davayı ne kadar ciddiye aldığını gözler önüne seriyor.

Bondi, olayı "Amerika’yı sarsan planlı ve soğukkanlı bir suikast" olarak tanımladı ve bunu politik şiddet eylemi olarak nitelendirdi. Resmî açıklamasında, Mangione’nin eylemlerinin "önceden planlandığını ve kasıtlı olduğunu" belirtti ve cinayetin halka açık bir yerde işlenmesinin çevredeki insanlar için ciddi risk taşıdığını ifade etti.

Luigi Mangione, birinci derece cinayet, terörizm amacıyla cinayet, yasa dışı silah bulundurma ve takip suçlamalarıyla yargılanıyor ve suçlamaları reddetti. New York eyaletinde idam cezası kaldırılmış olsa da, federal mahkemede yargılandığı için bu ceza geçerli olabilir. Özellikle terör veya kamu güvenliğine yönelik tehdit söz konusu olduğunda federal yasalar bu cezayı öngörebiliyor.

Sağlık sektörünün önde gelen isimlerinden olan Brian Thompson’ın öldürülmesi, iş dünyası ve siyasi çevrelerde büyük yankı uyandırdı. Yetkililer henüz cinayetin tüm motivasyonlarını açıklamadı ancak ABD Adalet Bakanlığı davayı hem ceza hem de politik şiddet bağlamında ele alıyor.

İdam cezası talebi, hükümetin politik şiddet ve terör bağlantılı suçlara karşı kararlı duruşunu vurguluyor. Bondi, "Bu saldırı yalnızca kişisel değil, halkın önünde kasıtlı olarak yapılmıştır," diyerek bu tür eylemlerde caydırıcılığın önemine dikkat çekti.

Davanın federal mahkemede görülmesi bekleniyor. Savcılığın, Mangione’nin niyetini, planlamasını ve olayın halka açık gerçekleşmesini vurgulayacağı tahmin ediliyor. Suçlu bulunması hâlinde, idam cezasını haklı çıkarabilecek ağırlaştırıcı unsurlar değerlendirilecek.

Hukuk uzmanları, bu davanın hem federal ceza hukuku politikası hem de politik şiddet konularındaki ulusal tartışmalar üzerinde önemli etkileri olabileceğini belirtiyor.