Amerika Birleşik Devletleri Hazine Bakanlığına bağlı Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi (OFAC), Salı günü yaptığı açıklamada, İran’ın nükleer programıyla bağlantılı kişi ve kuruluşlara yönelik yaptırımların genişletildiğini duyurdu. Bu kapsamda, ikisi İranlı olmak üzere toplam altı şirkete yaptırım uygulandı. Şirketlerin biri Çin’de, üçü ise Birleşik Arap Emirlikleri’nde bulunuyor.

Açıklama, İran ile ABD arasındaki artan gerginliğin ortasında geldi. Washington, Tahran’ın nükleer programını değiştirmemesi durumunda olası bir askeri müdahale tehdidinde bulunurken, İran da karşılık vereceğini açıkladı.

ABD yetkilileri, yaptırım listesine alınan kişi ve şirketlerin İran’ın nükleer faaliyetlerine malzeme ve lojistik destek sağladığını belirtti. Hazine Bakanlığı, bu adımın İran’ın nükleer tedarik zincirini kırmayı ve rejimin ilerlemelerini durdurmayı hedeflediğini ifade etti.

ABD’nin yaptırım kapsamına Çin ve BAE merkezli firmaları dahil etmesi, İran’ın uluslararası tedarik ağının genişliğine ve ABD’nin bu yapıları hedef alma kararlılığına dikkat çekiyor. Küresel şirketler, İran ile ilgili faaliyetlerinin ABD yaptırımlarına yol açabileceği konusunda uyarıldı.

İran, nükleer programının barışçıl amaçlar taşıdığını savunsa da, Batılı ülkeler bu söylemi kuşkuyla karşılıyor. ABD ise ekonomik baskı yoluyla Tahran’ı ya müzakerelere döndürmeyi ya da programı durdurmayı amaçlıyor.

Sonuç olarak, bu yeni yaptırımların etkileri hem bölgesel hem de küresel düzeyde dikkatle izleniyor. Taraflar arasındaki diplomatik çözüm yolları ise giderek daralıyor.